FİBROMYALJİ

Fibromiyalji, yorgunluk, uyku, hafıza ve duygu durum sorunlarının eşlik ettiği yaygın kas-iskelet sistemi ağrısı ile karakterize, nedeni belli olmayan süreğen eklem dışı yumuşak doku romatizmal hastalığıdır.

30-50 yaş arasındaki kadınlarda daha çok görülmekle birlikte erkeklerde de görülebilir.

Kas iskelet sisteminde; süreğen yaygın ağrı, tutukluk, hassas noktalar-nodüller, yumuşak dokuda şişlik, kas spazmı görülmektedir.

Kas iskelet sistemi dışında; depresyon, anksiyete (evham), göğüs ağrısı, taşikardi, uyku bozukluğu, yorgunluk, sabah sertliği, sindirim yolu bozuklukları, huzursuz bacak sendromu, gerilim tarzı baş ağrısı, soğuğa dayanamama, uzuvlarda uyuşukluk gibi durumların bir veya birkaçı görülebilmektedir.

Tanı için 18 hassas noktanın en az 11’i ağrılı olmalı ve en az 3 ay süren yaygın ağrı olmalıdır.

Stres, yorgunluk, uykusuzluk, gürültü, soğuk, evham, duygusallık, menopoz sonrası semptomlar şiddetlenmektedir.

Fibromiyalji kronik bir rahatsızlık olduğu için kişinin sosyal durumunu, postürünü, uyku kalitesini, beslenme kalitesini, solunumunu hatta ve hatta hafızasını olumsuz etkiler, kişiyi sedanter yaşama sürükler.

Fibromiyalji tedavisine öncelikle postür eğitimi ile başlamak gerekir. Sonraki basmakta eğer akut devre ağrıları var ise hassas noktaların çevresine klasik masaj yapılabilir. Kronik devre ağrılarında ise nodüllere derin friksiyon masajı yapılabilir. Elektrofizyolojik ajanlar kullanılabilir.

Postür egzersizleri, gevşeme ve solunum egzersizleri, germe egzersizleri, aerobik egzersizler, hidroterapi, kuvvetlendirme ve endurans egzersizleri, postizometrik relaksasyon gibi egzersizler tedavi programına eklenmelidir.

Bununla beraber şikayet bölgesine mobilizasyon şikayet bölgesi çevresine manipulasyon, kinezyolojik bantlama, akupunktur, kuru iğneleme, hacamat ve sülük ile şikayetler azaltılmaya çalışılır.

Fibromiyalji yumuşak doku romatizmal bir rahatsızlık olduğu için hastalık ile yaşamayı öğrenmek gerekir. Yapılan tüm işlemlerin şikayetlerin azaltılmasına yönelik olduğunu şikayetlerin tümünün ortadan kaldırılmasını sağlamayacağı bilinmelidir. Kısacası uygulamalar ile kişinin yaşam kalitesini olabildiğince arttırmak hedeflenir.