MİYOFASİYAL AĞRI SENDROMU

Hastalığı, içimizde biriktirdiklerimize karşı vücudun dile gelmesi olarak tanımlamamız yersiz olmaz. Çağımızın getirdiği düzensiz, kapalı, hızlı, hırslı, hüzünlü, stresli, depresif yaşamı sosyalleşememe ya da dertleşememe takip eder ise vücudun buna tepkisi yumuşak dokularda gerginlik şeklinde olmaktadır.

Hastalığı klinik olarak, bölgesel bir kas grubunda ya da kasta ağrı ile birlikte tetik noktalar ve gergin bantlara eşlik eden eklem hareketliliğini kısıtlayan, 30-60 yaş aralığında her iki cinste de eşit şekilde görülen bölgesel ağrı sendromu olarak tarif edebiliriz.

Miyofasiyal Ağrı Sendromunda asıl problem kas üzerinde bulunan ve kasın beslenmesinde ve kasılmasında dolaylı etkiye sahip fasyadadır. Vücuttaki fasyaların birbiri ile bağlantılı olduğu düşünülürse ağrının tarif edildiği bölgede asıl sorun bulunmayabilir. Yani ağrının asıl noktası ağrının tarif edildiği yer olmayabilir.

* Kas üzerindeki aşırı zorlanma,

* Kas yaralanmaları,

* Aşırı veya az kullanma,

* Yorgunluk,

* Stres,

* Depresyon vb nedenler ile gelişebilir.

Tanı için temel kriterler; bölgesel ağrı, tetik noktaya ait yansıyan bölgede duyusal ağrı, kaslarda elle yoklama ile fark edilebilir gergin bantlar, gergin bantlar boyunca bir noktada aşırı hassasiyet, eklem hareket açıklığında azalmadır.

Genellikle boyun ve kürek kemiği bölgelerinde bulunan tetik noktalar basınç uygulaması ve küçük parmak hareketleri ile ele gelen sert, gergin bantlar üzerindeki ağrılı seğirme noktalarıdır.

Tetik noktaların oluşumunda yorgunluk, stres, aşırı kullanım, yaralanmalar, enfeksiyon, posturel bozukluk, yapısal ve hormonel bozukluklar etkili olmaktadır.

Tedavi:

- Medikal tedavi,

- Psikoterapi,

- Fizyoterapi,

- Alternatif tedavi yöntemleri (akupunktur, kuru iğneleme, bantlama, hacamat)